Ana içeriğe atla

GİDİLECEK YOL

 Yanlış seçim diye bir şey yoktur, varılacak sonuç değil gidilecek yol önemlidir. Gidilen her yol türlü tecrübeler ve gözlemlerle doludur. Her varlık yaratandır ve bu yolların deneyimlenmesi tanrısal birer eylemdir. Sonsuz Yaratan'ın kendi kendisini tanımasında vazifedar olmak budur. Pişmanlık, evrenin ve tekamül süreçlerinin işleyişini anlayamayıp sonuç odaklı yaşamamızdan kaynaklanır. Izdırap, duygu geçişine izin veremeyip, yüzleşemediğimiz için ve yargıyı kıramadığımızdan duyumsanır. Ayrılıklardan yakınmamız ise tüm yaratımın, evrenin ve varlık sistemlerinin zaten bütün ve birbirinden ayrılmaz olduğunu, ayrılık diye bir şeyin söz konusu olmadığını ve her varlığın birbirini yansıtan, Yaratan'ın farklı birer ifadesi olduğu bilincine varamadığımızdandır.

Günün sonunda;

Nasıl bir seçim yaparsak yapalım, yaşadığımız anların nasıl dolu dolu olduğu ve kendimizi ve eriştiğimiz sonucu ne kadar bilgelikle kucaklayabildiğimiz önemlidir. 

Evrenin bizi asla yargılamayacağını bilmek, içsel genişliği hissedebilmek ve yargısız bir anlayışla bakabilmek her varlığa, evrene, yaratılışa ve en önce kendimize önemlidir. 

Yaratan'ın işlem gören değerli bir birimi olduğumuzu, sonsuz olduğumuzu ve O'ndan ayrı olmadığımızı anımsamamız önemlidir.

Yaşadığımız her tecrübede ve beraberindeki zorlukta, bizi dönüştürebilecek mananın gizli olduğunu bilebilmek önemlidir. 

Eriştiğimiz her realitede, bilgide ve bu sayede duyumsadığımız hakiki mutlulukla beraber; tıpkı tomurcuklanan bir çiçeğin açması gibi madde evreni içerisinde serpilerek, daha da genişleyerek ve yayılarak kendimizi keşfetmemiz önemlidir.


Sirius Misyonu


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AKSİYON

Harekete geçmediğiniz sürece sevgi aksiyonları da alamazsınız. Dışarı doğru genişleyen yaratımınız olan duygularınız, ancak onları deneyimleme cesareti gösterdiğiniz takdirde sevgi eylemlerine dönüşebilir. Korkunun, ruhunuzun derinliklerinden akseden ilahi ışığın eylemlerinize yansımasını engelleyen bir yanılsama olduğunu unutmayınız. Küçücük bir eylemin, basit bir sözün bile kolektifte nasıl geniş yankılar uyandıracağını tahmin bile edemezsiniz. Şimdi ataleti ortadan kaldırmanın, sarsılmaz birliğin bir parçası olduğunuzu anımsamanın ve bunu sergilemenin zamanı. Etkili bir sevgi eyleminin karşısında ne zorbalık ne de cehalet ayakta kalabilir. Yaratılış gayenizi hatırlayınız, o zaman hiçbir şeyden, hiçbir koşulda korkmamanız gerektiğini anımsayacaksınız. Burak Cömertler

KONTROL

Kontrolün olduğu yerde korku, idrakli hakimiyetin olduğu yerde ise sevgi vardır. Psikolojik manada, kontrol edilerek baskılanan her düşünsel unsur, üzerinde henüz yeterince odaklanılmamış ve sağlıklı bir düzeyden gözlemlenerek gereğince içselleştirilmemiştir. Bu yaklaşım, titreşimsel düzensizlik yani karma meydana getirir. Gölge yanların potansiyel verdiği ve tekrarlayan döngüler halinde karşımıza çıkan tüm yaşam örüntülerini tespit ederek; onlardan kaçıp kurtulmak, onları baskılamak, derinlere itmek veya ötelemek yerine onlarla yüzleşmeyi istemek gerekir. Bu noktada idrak kazanılır, sevgi açığa çıkar, dolayısıyla limitli egonun hakimiyeti son bulur ve ayrışma biter. Şefkat ve bağışlama, idrakli hakimiyetten doğan bu anlayışla belirir. Kontrol etmekle üzerinde belirli bir anlayışa dayalı hakimiyet kurmak farklı yaklaşımlardır. İdrak belirdiğinde hakimiyet sağlanır ve özgür irade tam anlamıyla devreye girer. Özgür irade ile aksiyon almak varlığın yaratımının bütünüyle kendisine ait olma...

DUA

 Eğer ilahi mekanizmalar beni daima gözetiyorlar ve ihtiyaçlarımı biliyorlarsa, yaşam yolculuğumu sıkı bir şekilde denetliyorlar ve bana şah damarımdan daha yakınlarsa, ben neden hala dua etme ihtiyacı duyuyorum? Dua, yukarıya yani ilahi gözetici mekanizmalara doğru yöneltilen bir tür dilekçedir. Bu dilekçenin yukarıya, kuvvetle ve çabayla, uygun kademeye gönderilebilmesi, dua eden varlığa gelmesi gereken ya da gelebilecek olan potansiyel haldeki yardımların gerçekleşmesini, aktif hale gelmesini sağlar. Yani dua, yardımı talep eden varlığın gayretiyle, yukarıyla olan bağlantının kuvvetlenmesini ve genişlemesini sağlayarak, ihtimal dahilinde, pasif halde, hazırda bekleyen ve ihtiyaç duyulan yardımların cevap bulmasının yolunu açar. Duanın kabul olmasının ise iki şartı vardır. İlki, duanın kuvvetle ve samimiyetle yapılması, diğeri ise yapılan duanın kendisinin ve diğer varlıkların evrimine engel oluşturmayacak içerikte olmasıdır. Yani her istenilen şey, varlığa her şartta verilmez; n...