Ana içeriğe atla

ÇİVİT RENGİ BEDEN

"Yüksek benliğe yakınlaşmak" demek, pasif ve potansiyel halde bulunan çivit rengi bedeninin aktifleştirilmesi demektir. Çivit rengi beden yüksek benliğin tezahür etmiş bir kopyasıdır. Kök çakradan giren evrensel enerjinin, spiral çizerek ilerleyen içsel enerjilerle çivit rengi enerji alanda kesişebilmesi, titreşimi yükselen ve irade gösteren varlığın sonsuz zeka ile bağlantı kurmasını sağlar. Bu durum tıpkı internet ağına bağlanan bir bilgisayar gibi, varlığın bilinçüstünden evrenin enerji ağlarına bağlanmasına, göksel bilgilere ulaşabilmesine, duru görü, şifa, medyumluk gibi alanlarda çalışabilmesine olanak sağlar.

- Beşer düzeyindeki tüm varlıklar potansiyel halde 7 ışık bedene sahiptir. Potansiyel olarak bütün bedenlere sahibiz, fakat faal halde tezahür etmiş bedenimiz sarı ışın bedenidir, katalizörler bu bedende deneyimlenir. Diğerleri potansiyel halde vardır. Tüm bu bedenlerin ilişkileri karmaşıktır ve tümünün akıl, beden, ruh bileşimi üzerinde etkileri vardır.

- İki tip enerji vardır içsel ve dışsal enerjiler. Bunlar karşılaşıp, enerji merkezleri boyunca varlık tarafından ne kadar yukarı çıkarılır buna çalışılır. Negatif kutup evrende bulunan evrensel enerjiyi kendisine doğru çeker. Bu enerji kök çakradan girip varlığın içinde spiral çizerek yukarıdan aşağıya inen içsel enerjiye rastlar ve reaksiyona girer. Varlığın gelişmişlik düzeyi bu enerjinin hangi çakra düzeyinde karşılaştığı ile ilgilidir. Titreşim düzeyi yükselen varlıklar, giderek yukarı enerji merkezlerinde reaksiyona girmeye başlarlar.

- Zeki enerji olan çivit rengi beden şekil vericidir ve bu enerji alanında akıl, beden, ruh bileşimini yoğurulmaya başlanır. Şekli yoktur. Işık olarak görünür. Öz ve ışık beden olarak da bilinebilir. Şifa için önemlidir. Eterik beden olarak da adlandırılır.

- Sonsuz zeka akımları çivit rengi enerji alanından çekilir. Bugeçiş kapısından elde edilip işlenen bilgiler; sezgi, duru görü, şifa, ibadet, büyü, medyumluk gibi konularda ustalaşan varlığın, elde ettiği sevgi ve ışığı diğer varlıklara ışıtarak hizmet edebilmesini sağlar.

- Ölümün ardından çivit rengi beden kalır. Akıl, beden, ruh bileşimini geçişten sonra çivit rengi bedende dinlendirir. Çivit rengi beden zeki enerji olduğu için, yeni ölmüş varlığa yaşananları gözden geçirme imkanı sağlar.

 - Vücudu çevreleyen enerji ağı bakımından başın sağ tarafı ve omuzun üst tarafı pozitif, diğer taraf negatif bir kutuplaşma gösterir. 

- Varlıkların enerji alanları ile gezegenlerin enerji alanları arasında karşılıklı bir ilişki vardır. Bütün maddeler manyetik alanın dinamik gerilimi altında bulundurulur. Maddeler manyetik alana hareketi sağlayacak bir gerilim farkı uygulanmasıyla meydana gelmişlerdir.

(Burada yazılanlar Ra Bilgileri ikinci kitaptan alınan notlardan oluşturulmuştur.)



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İNANÇ VE İDRAK

-İlk aşamada, inancın, her türlü inanışın, limitli ve egosantrik bir zihinsel yaklaşım biçimi olduğunu vurgulamakta fayda var. Şöyle ki; inanç mekanizmasını biraz açmaya çalışırsak eğer; - Önce zihinde katı bir imge belirir. Varlık, enerjisini bu imgeye sorgulamadan yoğunlaştırır ve ardından yoğunlaştırdığı enerjisini imge üzerinde sürekli ve sabit kılarak kendisine bir konfor alanı yaratır. Bunun adı inançtır. Varlık bu şekilde, inandığı, dokunulmazlık ve kutsiyet atadığı değere sahip çıkar, ötesini görmek istemez, onu bırakmak istemez, onun için savaşıp kan bile dökebilir. Bu aşamada sabit, durağan ve sorgulama yetisi henüz yeterince gelişmemiş bir zihnin yaklaşımını gözlemlemekteyiz. - Fark ettiğiniz üzere burada bir imgenin yani yaratım sonucu meydana gelen limitli mekanik bir örüntünün, varlık zihni üzerindeki hakimiyeti söz konusudur. Bir nevi maddenin varlık üzerindeki hakimiyeti de diyebiliriz bu duruma. İnancın yönlendirdiği insan, henüz sorgu ve idrak düzeyine erişilmediği iç...

ENKARNASYON & REENKARNASYON

 Reenkarnasyon bir inanç değil, farkındalık meselesidir ve evrenin işleyiş biçiminin temelidir. Evrim ihtiyacı duyan tüm varlıklar, belirli bir devre boyunca, bilinç yapılarına ve gözlem ihtiyaçlarına uygun olan gezegenlerde tekrar tekrar doğarlar. Ölüm bir son değil, yeniden doğacak, yani yeni bir şuur haline geçecek olan varlığın geçiş, dinlenme ve bir önceki enkarnasyondan elde ettiklerini özümsemesi sürecidir. Yaratan'ın bilgisi sonsuzdur, dolayısıyla evrim farklı gezegenlerde, farklı beden yapılarında ve bilinç seviyelerinde hiç bitmeden devam edecektir. Reenkarnasyon anlayışını, ruhsal bilgiler ışığında, dogmalardan kurtararak gereğince içselleştirebilmek, varlığın, evreni yani kendisini tanıyabilmesinin ve farkındalıklı hayatlar yaşayabilmesinin gereğidir.  Enkarnasyon şuur değişimi demektir. Her yeni yaşam, öncesinde kurgulanır ve realiteler düzeyinde gerekli olan şuur haline geçilir. Bu kurgu, yaşam maketini oluşturan yüksek benliğin kader planlamasıdır. İç içe geçmiş...

AKSİYON

Harekete geçmediğiniz sürece sevgi aksiyonları da alamazsınız. Dışarı doğru genişleyen yaratımınız olan duygularınız, ancak onları deneyimleme cesareti gösterdiğiniz takdirde sevgi eylemlerine dönüşebilir. Korkunun, ruhunuzun derinliklerinden akseden ilahi ışığın eylemlerinize yansımasını engelleyen bir yanılsama olduğunu unutmayınız. Küçücük bir eylemin, basit bir sözün bile kolektifte nasıl geniş yankılar uyandıracağını tahmin bile edemezsiniz. Şimdi ataleti ortadan kaldırmanın, sarsılmaz birliğin bir parçası olduğunuzu anımsamanın ve bunu sergilemenin zamanı. Etkili bir sevgi eyleminin karşısında ne zorbalık ne de cehalet ayakta kalabilir. Yaratılış gayenizi hatırlayınız, o zaman hiçbir şeyden, hiçbir koşulda korkmamanız gerektiğini anımsayacaksınız. Burak Cömertler