Siz, herhangi bir dinsel otomatizmanın içerisine girmeyi reddettiğinizde, Sonsuz Yaratan'ı ve onun yasalarını reddetmiş olmuyorsunuz. Tam tersi, size dikte ettirilen sınırlamalar ve yaşamın özünü oluşturan deneysel süreçlerinizi kısıtlayan dogmatik, kapalı anlayışlardan kurtulmuş oluyorsunuz. Açık bilgilerle hareket ederek, Yaratan'ın sevgisi ve ışığının, varlığınızın her zerresinde olduğunu fark etmeniz, attığınız her adımın zaten O'ndan ötürü olduğunu anlamanız, dışsal şartlandırma öğeleri yerine, nefsinizi tanıyarak kendi denetim mekanizmanızı oluşturmanız, idrakli yaşamanın temelini oluşturur. Aklınızla, sorgulayarak ulaşabildiğiniz en yüksek anlayışın sizin hakiki dininiz olabileceğini anladığınız zaman, kendi realitenizi kendiniz belirleyebilecek ve evrim basamaklarını özgürce tırmanabileceksiniz. Dinler, evrenin işleyişi dahilinde, bizlerin tekamülünü gözeten vazifeli varlıkların, Sonsuz Yaratan'ın bilgisinden ötürü aktardıkları, bilinç düzeyimizin gelişmişliğine...