Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Kasım, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

YARATAN VE GÖZLEYEN

 Düşünce üretmek ve deneyim sağlamak için madde illüzyonuna yönlendirdiğiniz enerjinizi, zihinde tekrar bir noktada toparlamalısınız ki, yaratımınızı ve bu yolla ne ürettiğinizi görebilesiniz. Salt gözlemci bu anda hareket alanını fark ederek realitelerini tıpkı bir resim gibi bütün halde görebilir. Varlığın hem yaratıcı hem de yarattığını gözlemleyen iki fonksiyonu bu noktada, döngünün sönümlenmesiyle tamamlanır ve bir üst aşamaya geçilir. Bu nokta, ancak odaklanma halinde açığa çıkan ve birbirinin aynısı olan sessizlik, sevgi, an, barış ve şimdi kavramlarıyla tanımlanabilen kapsayıcı zamansızlık noktasıdır. Bu anda illüzyon dağılır ve içinizden bir kelime bile geçirmezsiniz. Sadece sevinç içinde güzelliği duyumsarsınız. Tekamül süreçleri, sonsuz potansiyelden güç alan varlığın, enerjisini enkarne olduğu boyut düzleminde yönlendirebilmeyi öğrenmesiyle gelişir. Bu da, varlığın bedenini, zihnini, yaşadığı fizik düzlemi ve şekillendirdiği madde ortamını mümkün olan en iyi oranda idra...

VARLIK İMAJI

 Yaşam, her zerresiyle düşüncenin zihin tarafından aksettirildiği bir ekran görevi yapar. Yani, zihinde canlandırılan imaj, zamanın akışıyla mekan içerisinde hareket kazanır ve madde illüzyonunda can bulur. Deneyimlenen bu akış içerisinde, karşınızda gördüğünüz arkadaşınız değil onun duyularla algıladığınız imajıdır. Gözlemlediğiniz bir olay ya da geçmiş hatıralarınız da birer imajdan ibarettir. Duygu, bilgi ve hislerinizle bağlantı kurduğunuz aileniz, ırkınız, milletiniz, bayrağınız da sadece birer imajdır. Madde illüzyonu, varlık imajlarını etkin olduğu boyut düzlemi boyunca yoğunluğu oranında taşıyan deneyim sahasıdır ve limitlidir. Bu limitli sahanın gözlemlenmesi, algılanması ve bu sayede imajların meydana getirdiği ayrılıkların giderilmesi, limitsiz olanın tezahürünü sağlar. Siz bunu sevgi olarak duyumsarsınız. Yaşamda deneyimlenen ve algılanan olaylar, kişiler ya da durumlar değil; tüm bunların limitli sahada yani madde ortamında tezahür etmiş hareketli birer versiyonudur. İ...

MEDİTATİF

Enerjinizi zaman düzleminden çekerek, klasik meditasyonda nasıl düşüncenin ve duygunun etkisinden  özgürleşiyor ve özünüzle uyumlanıyorsanız; günlük yaşamda da realiteleriniz yani düşünceleriniz üzerinde de aynı hakimiyeti kurarak anda kalabilir ve bu meditatif hali sürekli kılabilirsiniz. Geçmiş diye hatırladığınız ve gelecek diye hayal ettiğiniz her şey aslında birer imajdır. Madde illüzyonu zihinde meydana getirilen bu imajlara duygu ve düşünce biçiminde hareket kazandıran jeneratif çok boyutlu bir düzlemdir. Gözlemcinin bu hakimiyeti sağlaması için, duygularının yönlendirici tesirlerini içselleştirerek düşüncesine odaklanması gerekir. Odaklanmak, sorgu ve algı sürecinin neticesinde hadiseyi bütün halde görmenin yolunu açar. Bu yaklaşım biçimi varlık enerjisinin yönelimini kademe kademe disipline eder ve düşünce üzerinde kurulan hakimiyet giderek artar. İdrakin artması da bu sorgu ve odaklanma aşamalarının artışıyla paralellik gösterir. İnanç, gelenek ve katı düşünce kalıplarına...

RUHUN DERİNLİĞİ

 Ruh sonsuz, yaratılış sonsuzluktur. Sonsuz olan, sınırsız yaratım potansiyelini bünyesinde barındırır. Ruhun deneyim için evrende zaman ve mekana bağlandığı ilk bilinç odağını biz yüksek benlik olarak algılıyoruz. Yaratım, deneyimin çıkış noktasıdır ve akıl, deneyimin düzenlenmesi ve deneyimlenenin gözlemlenmesi için bu noktada belirmeye başlar. Akıl, varlığın düşünceyi organize edebilme ve yaratımı genişletebilme kabiliyetidir. Bu çıkış noktası yüksek benliği boyut katmanlarının içerisine enerjisini yoğunlaştırmaya iter. Beden katmanları, kabalaşan madde ortamlarında, giderek daralan şuur kademelerinde, göreceli türlü akış biçimlerinde yüksek benliğin uzantısı olan sonda araçları olarak işlev görmeye başlarlar. Bizler sadece zihin ve beden katmanları üzerinden ilk biçimleri algılarken, derinlikli varlık yapısı, yönlendirilmenin yapıldığı ve tesirin başlangıcı olan, sonsuzdan potansiyel alan yüksek benliğe kadar uzanır ve yüksek benlik bir kumanda masası görevi yaparak bu süreçler...

DEĞER FARKINDALIĞI

 Siz, kendinizi bile yeterince tanımıyorken, her gün bir oranda daha yüksekten keşfediyor ve evrende ne kadar önemli bir fonksiyona sahip olduğunuzu bilmiyorken, kendi değerinizi neden başkalarının sınırlı yargılarına göre belirliyorsunuz? Kendinize odaklanmanız kendinizi sevmenize ve kıymetinizi anlamanıza eş değerdir. Kendinizi sevmeniz ise yaşam döngüleriniz boyunca aldığınız aksiyonların neden ve sonuçlarını algılayarak süreçlerin idrakine varmanız demektir. Yaratan'ın sevgi ve ışığını başkalarına aktararak hizmet edebilmenin yolu da bu bireysel farkındalıktan geçer. Şifacı önce kendisini iyileştirebilmelidir. Evren dev bir organizmadır ve zinciri oluşturan halkalar birbirine karşı sorumludurlar. Bir varlık diğerinden daha değerli ya da değersiz değildir. Sadece evrim düzeyi oranında liyakati farklıdır ve bu ölçüde fonksiyon görüp sorumluluk alırlar. Geçirilen her deneysel aşama ve gözlem süreci bunu deneyimleyen varlıkla birlikte Sonsuz Yaratan tarafından da özümsenir. Tüm var...

GEÇİŞ

Bilinç, inancın yerini algıya bırakmasıyla evrilebilir. İnanç, zaman düzlemine varlık tarafından yerleştirilen bir imgedir dolayısıyla hakikat değil illüzyondur. Bu imgeye yine aynı varlık tarafından kutsiyet yani dokunulmazlık da atandığı için sorgulamanın önüne geçilir, putlaştırılır. Bu şekilde enerjisini illüzyon içerisine hapseden varlık, kendi icat ettiği tanrısının yörüngesinde şartlanmış bir şekilde döner durur ve düşüncesinin esiri olur. Varlık, ne zaman ki irade göstererek bu imgeye odaklanır, onu algılar ve sorgulayarak anlamlandırmaya başlar; o zaman realitesinin üzerinde hakimiyet kurarak bilincini yükseltebilir. Üçüncü yoğunluk derecesine ait korku, baskı ve ceza ile yönlendirilen otomat bilinçler, yaşamlarındaki katı kalıpların birer illüzyon olduğunu fark ederek onlara odaklandıklarında idraklenmeye başlarlar. Sevgi yalnızca idrakin olduğu yerde belirebilir. Sevgi ve idrak birbirinden ayrı olmayan iki unsurdur, bu düzlemde yaşayanların cennetini temsil eder ve dördüncü ...

SEPERASYON

 Bilinciniz, korkularınız, kaygılarınız, sevinçleriniz, tepkileriniz aynı. Bedenleriniz, hareketleriniz, gülmeniz, ağlamanız aynı. Deneyimleriniz, algılama biçiminiz, zekanız aynı. Aynı ortak paydada, aynı zaman düzleminde, aynı dünyada birbirinizi aynaladığınız ilişkiler içerisindesiniz. O halde nedir sizi ayıran? Irkınız, renginiz, dininiz, statünüz ve bunlar gibi zihninizde yarattığınız illüzyonatif imajların yol açtığı separasyon, üzerlerinde hakimiyet sağlayamadığınız sürece sizi şartlandırır ve enerjinizi tüketerek kısır yaşam döngülerine hapseder. Düşüncenin yol açtığı separasyona tutunarak çatışmak, göz yaşı dökmek ve birbirinizi öldürmek için değil; bu sapmaları idrak ederek sevgiyle gidermek için buradasınız. Birliği kavramanın yolu onu görmeyi istemekten ve ayrılıkları gidermekten geçer. Bu sayede katı egolar geçirgen hale gelebilir ve Sonsuz Yaratan'ın sevgisi ve ışığı illüzyon içerisinde belirebilir. Hepiniz maddeyi şekillendirme harekatı için buradasınız. Hepiniz sons...

SORGU

 Negatif ruh halinin ya da olumsuz bir durumun geçmesi için sürekli çaba göstermek yerine, bu durumun neden meydana geldiğini sorgulayarak sebeplerini algılamak ve sorunun köklerine inmek, uygun kararlı tepkiyi geliştirmenin yolunu açar. Sorgulama hali adım adım düşünceyi saflaştırabilir ve zihin gelişen resmi giderek yüksek bir seviyeden algılar. Tekrar eden döngülere dikkatle odaklanmak ve yaşanılanlara konsantre olarak neden sonuç ilişkisi geliştirmek algının kapısını açar. Bu noktada yapılan gözlem ve elde edilen verilerin öz bilgiye dönüşmesi ile birlikte, yaşanılan durum ile ilgili negatif hisler hafifler ve illüzyona ait imajların tesirlerinden özgürleşilir. Sevgi bu anda, anlayış halinde ruhsal kudretin kapsayıcı hakimiyetiyle tezahür eder. Zihin, komutla çalışan, belleğinde barındırdıklarını iradeniz doğrultusunda düzenleyen ve önünüze getiren bir ekrandır. Ancak görmeyi isterseniz size gösterir. Sorgu, adım adım düşüncenin saflaşması için ve ekrana gelen hafıza parçaların...